Yüce Allah 23:14 ayetinde şu şekilde buyurmuştur.
Kuran Ayet No|Sure No|Ayet No|Ayet Arapça okunuş Meal |
2685|23|14|ثُمَّ خَلَقْنَا ٱلنُّطْفَةَ عَلَقَةً فَخَلَقْنَا ٱلْعَلَقَةَ مُضْغَةً فَخَلَقْنَا ٱلْمُضْغَةَ عِظَٰمًا فَكَسَوْنَا ٱلْعِظَٰمَ لَحْمًا ثُمَّ أَنشَأْنَٰهُ خَلْقًا ءَاخَرَ فَتَبَارَكَ ٱللَّهُ أَحْسَنُ ٱلْخَٰلِقِينَ Summe halakne n-nutfete alakaten fe halakne l-alakate mudgaten fe halakne l-mudgate ızâmen fe kesevnel izâme lahmen summe enşe’nâhu halkan âhara, fe tebârekallâhu ahsenul hâlikîn. Sonra yarattık nutfeyi bir alak (olarak); öyle ki yarattık alakı bir mudğa (olarak); öyle ki yarattık mudğayı kemikler (olarak); öyle ki giydirdik kemiklere et; sonra büyüttük onu başka bir yaratılış (olarak); öyle ki bereketli oldu Allah; yaratanların en güzeli. |
Bu muhteşem ayeti yıllardır bilirim. Ancak Yüce Allah yeni görmemi nasip etti. Ayette aslında o kadar büyük mucize var ki inanamazsınız.
Tıp Fakültesi 2. sınıfta embriyoloji dersi aldık. Çok sevdiğim bir dersti. İnsanın yaratılışını öğreniyorduk. Ancak gerçekten çok zor bir dersti. Anlamak çok güçtü. Yüce Allah’ın milyonlarca yıldır yaptığı bu muhteşem yaratılışı kafamızda canlandırmak bile çok zordu. Yüce Allah’ın embriyoloji ayetlerini 2. sınıfta öğrenmem yukarıdaki ayeti daha iyi anlamama neden oldu. Yüce Allah her şeyi bilir. Demek ki bu ayeti anlamam için o zorlu dersler gerekliymiş.
Ayetteki muhteşem özellikteki embriyoloji işaretini göstermeden önce size başka bir ayeti verip, embriyoloji hakkında kısaca bir bilgi vereceğim. Yoksa ayeti anlayamayız. Ayeti anlamamız için ilmimizi artırmamız gerekli.
Yüce Allah 22:5 ayetinde şu şekilde buyurmuştur.
Kuran Ayet No|Sure No|Ayet No|Ayet Arapça okunuş Meal |
2598|22|5|يَٰٓأَيُّهَا ٱلنَّاسُ إِن كُنتُمْ فِى رَيْبٍ مِّنَ ٱلْبَعْثِ فَإِنَّا خَلَقْنَٰكُم مِّن تُرَابٍ ثُمَّ مِن نُّطْفَةٍ ثُمَّ مِنْ عَلَقَةٍ ثُمَّ مِن مُّضْغَةٍ مُّخَلَّقَةٍ وَغَيْرِ مُخَلَّقَةٍ لِّنُبَيِّنَ لَكُمْ وَنُقِرُّ فِى ٱلْأَرْحَامِ مَا نَشَآءُ إِلَىٰٓ أَجَلٍ مُّسَمًّى ثُمَّ نُخْرِجُكُمْ طِفْلًا ثُمَّ لِتَبْلُغُوٓا۟ أَشُدَّكُمْ وَمِنكُم مَّن يُتَوَفَّىٰ وَمِنكُم مَّن يُرَدُّ إِلَىٰٓ أَرْذَلِ ٱلْعُمُرِ لِكَيْلَا يَعْلَمَ مِنۢ بَعْدِ عِلْمٍ شَيْـًٔا وَتَرَى ٱلْأَرْضَ هَامِدَةً فَإِذَآ أَنزَلْنَا عَلَيْهَا ٱلْمَآءَ ٱهْتَزَّتْ وَرَبَتْ وَأَنۢبَتَتْ مِن كُلِّ زَوْجٍۭ بَهِيجٍ Yâ eyyuhen nâsu in kuntum fî raybin minel ba’si fe innâ halaknâkum min turâbin summe min nutfetin summe min alakatin summe min mudgatin muhallekatin ve gayri muhallekatin li nubeyyine lekum, ve nukırru fîl erhâmi mâ neşâu ilâ ecelin musemmen summe nuhricukum tıflen summe li teblugû eşuddekum ve minkum men yuteveffâ ve minkum men yuraddu ilâ erzelil umuri li keylâ ya’leme min ba’di ilmin şey’an, ve terel arda hâmideten fe izâ enzelnâ aleyhel mâehtezzet ve rabet ve enbetet min kulli zevcin behîc. Ey insanlar! Eğer olduysanız kuşku/şüphe içinde dirilmeden/canlanmadan; öyle ki biz yarattık sizleri topraktan; sonra bir nutfeden; sonra bir alaktan; sonra mudğadan; şekillendirilmiş ve şekillendirilmemiş; açıkça göstermek için size; ve yerleştirip tutarız rahimlerde dilediğimizi belirlenmiş bir süreye/bir ecele; sonra çıkarırız sizi bir bebek (olarak), ardından ulaşmanız için gücünüze/olgunluğunuza; ve sizlerden kimi vefat ettirilir; ve sizlerden kimi geri döndürülür ömrün en reziline; olması için bilmez bir şey, bir ilimden sonra; ve görürsün yeri bir dingin/sakin/sessiz; öyle ki o vakit indirdik onun üzerine su; titreşir ve artar/kabarır; ve bitirir her muhteşem çifti. |
Detaylı bilgi almak isteyenler aşağıdaki makaleyi okuyabilir;
Kısaca;
Nutfe: Kadın vajinasına ejakülat yolu ile dökülen meninin sıvılaşması sonrası endoservikal kanaldan (rahim ağzı kanalı) rahim iç zarının bulunduğu boşluğa (endometrial kavite) süzülerek giren kısmıdır. Bir karışımdır. Aşılama tedavilerinde Kadın Doğum Uzmanlarının kısırlık tedavisi için kullandığı meniden hazırlanmış olan aşılama sıvısıdır.
Alak: Embriyodur. Babadan gelen sperm hücresi ile kadının yumurta hücresinin birleşmesi sonucu oluşan; anne ve babanın genetik yapısını içeren hücreler yumağıdır. Rahim iç zarına gelen embriyo rahim iç zarı duvarına yapışıp asılı kalır. Daha sonra rahim içine gömülür.
Mudğa: Rahim içine gömülmüş olan embriyonun hücrelerinin farklılaşması sonucu bir çiğnemlik bir et gibi görünen halidir.
Yüce Allah 13:11 ayetinde bu mudğanın kemiklere dönüştüğünü bildiriyor. Gerçekten muhteşem. Yumuşak hücreler içeren mudğanın bazı hücreleri farklılaşarak sert olan kemik haline gelir. Fetüsün yani insan cenininin omurga kemikleri, göğüs kafesi kemikleri, kafa kemikleri ve ekstremite (kol-bacak-ayak-el) kemikleri bu yumuşak dokudan yani mudğa halindeki ceninden oluşur.
Kemiklere et giydirilmesi;
Daha sonra bu kemiklere et giydirilir. Modern embriyoloji çalışmalarına göre eti oluşturan kas ve yumuşak doku tabakası kemiklerin oluşumundan sonra oluşur. Önce kemik iskelet oluşur. Daha sonra et olarak işaret edilen dokular oluşur ve kemikleri sarar. Aksi bir sıralamada zaten yaratılış mümkün olmazdı. Etler kemiklerden önce oluşmuş olsaydı kemikleri bu etlerin için sokmak mümkün olmazdı. Kemikler etlere göre daha iç kısımda olduğu için kemikler önce oluşur; sonrası et olarak tanımlanan kaslar, yumuşak doku sonradan bu kemikleri sarar.
Cenin döneminde kemikleri oluşturacak olan hücrelerin etrafını kasları ve yumuşak dokuyu oluşturacak olan öncü hücreler sarmaktadır.
Bu bilgileri verdikten sonra gelelim 13:11 ayetindeki işarete;
halakne n-nutfete alakaten=nutfeden alaka (embriyoya) bir yaratılış,
halakne l-alakate mudgaten=alaktan (embriyodan) bir çiğnemlik et gibi olan 7-8 haftalık cenine bir yaratılış,
halakne l-mudgate ızâmen= bir çiğnemlik et gibi olan 7-8 haftalık ceninin kemiklerinin bir yaratılışı,
kesevnel izâme lahmen =kemiklere et giydirilmesi
Bunlarda sonra Yüce Allah başka/farklı bir yaratılışa işaret ediyor.
summe enşe’nâhu halkan âhara= sonra büyüttük onu başka/farklı bir yaratılışa
‘enşe’nâhu’ kelimesi kökü (نشا) artırmak (rise), büyümek (grow-out), geliştirme (develop) anlamındadır. Hans Wehr 4th ed., page 1131 (of 1303).
Bu büyümenin/artmanın/geliştirmenin başka yani farklı bir yaratılış olduğu işaret ediliyor. Yani kemiklere et giydirildikten sonra başka bir tip bir yaratılışa geçiliyor. Bu da büyümek/gelişme/artma kelimesi ile işaret ediliyor.
Yüce Allah’ın bu işaretinin embriyolojide karşılığı var mı?
Elbette var. 1400 yıl önce evreni/evrenleri ve insanı yaratan haricinde yeryüzünde hiç kimsenin bilemeyeceği bir bilgi veriliyor Kuran’da. Kemiklere et giydirilmesi sonrası yani yaklaşık 8 haftalık bir ceninde tüm organlar yaratılmış olur Yani 8 haftalık bir insan ceninde yetişkin bir insandaki tüm organlar oluşmuştur. Hücreler farklılaşmıştır. Ektoderm, mezoderm ve endoderm tabakalarından tüm organlar oluşmuştur.
1. yaratılış evresi; anaç hücrelerden organların oluşması;
Embriyoloji buna organogenez ‘organogenesis’ yani organların yaratılması diyor. Organların yaratılması evresi sonrası başka bir yaratılış başlıyor. Organların büyüme/gelişme evresi. Artık yeni dönemde organlara farklılaşmış olan hücrelerin mitoz ile artmaları söz konudur. Mitoz bölünme ile hücre sayısı artıyor ve organlar büyüyor. Örneğin; 8 haftalık bir insan cenininin karaciğeri mevcut. Hücreler karaciğer hücrelerine dönüşmüş. Bu hücrelerin sayısı artarak organın büyümesi/gelişmesi gerçekleştiriliyor. Bu farklı yaratılışın ‘enşe’nâhu’ kelimesi yani büyüme/gelişme/artma fiili ile işaret edilmesi ve ayrıca bu yaratılıın diğerinden farklı olduğunun işaret edilmesi büyük bir mucizedir.
1. yaratılışta; hücrelerin farklılaşması söz konusu; plurupotent ve multipotent (her türlü organ hücresine dönüşebilen anaç hücreler) hücrelerden oluşan mesoderm-endoderm ve ektoderm takakasından hücrelerin organlara dönüşmesi söz konusu
2. ve başka yaratılışta; 1. yaratılış ile oluşmuş olan organların hücre bölünmesi ile büyümesi söz konusu