Yüce Allah 22:73 ayetinde şu şekilde buyurmuştur.
Kuran Ayet No|Sure No|Ayet No|Ayet Arapça okunuş Meal |
2666|22|73|يَٰٓأَيُّهَا ٱلنَّاسُ ضُرِبَ مَثَلٌ فَٱسْتَمِعُوا۟ لَهُۥٓ إِنَّ ٱلَّذِينَ تَدْعُونَ مِن دُونِ ٱللَّهِ لَن يَخْلُقُوا۟ ذُبَابًا وَلَوِ ٱجْتَمَعُوا۟ لَهُۥ وَإِن يَسْلُبْهُمُ ٱلذُّبَابُ شَيْـًٔا لَّا يَسْتَنقِذُوهُ مِنْهُ ضَعُفَ ٱلطَّالِبُ وَٱلْمَطْلُوبُ Ya eyyuhen nasu duribe meselun festemiu leh, innellezine ted'une min dunillahi len yahluku zubaben ve levictemeu leh, ve in yeslubhumuz zubabu şey'en la yestenkızuhu minh, daufat talibu vel matlub. Ey insanlar! Verilen örneği dikkatle dinleyin: Allah'tan başka kulluk ettikleriniz bir araya gelseler, kesinlikle bir karasineği bile yaratamazlar. Değil yaratmak, karasinek onlardan bir şey kapsa, onu kurtaramazlar. İsteyen de kendisinden istenen de ne kadar acizdir. |
(يَسْلُبْهُمُ) yeslubhumu kelimesi kökü (سلب) alıp-götürmek, alıp-uzaklaştırmak (to take away), çalmak (steal), gasp etmek (wrest) anlamındadır. Hans Wehr 4th ed., page 490 (of 1303)
(يَسْتَنقِذُوهُ) yestenkizuhu kelimesi kökü (نقذ) kurtarmak (rescue) anlamındadır. Hans Wehr 4th ed., page 1161 (of 1303)
(ذُبَابًا) zubaben kelimesi kökü (ذبب) karasinek (housefly) Hans Wehr 4th ed., page 354 (of 1303) anlamındadır.
# |
Kelime |
Anlam |
Kök |
1 |
ya eyyuha: |
ey |
|
2 |
n-nasu: |
insanlar |
نوس |
3 |
duribe: |
size verildi |
ضرب |
4 |
meselun: |
bir temsil |
مثل |
5 |
festemiu: |
dinleyin |
سمع |
6 |
lehu: |
onu |
|
7 |
inne: |
şüphesiz |
|
8 |
ellezine: |
||
9 |
ted'une: |
yalvardıklarınız |
دعو |
10 |
min: |
||
11 |
duni: |
başka |
دون |
12 |
llahi: |
Allah'tan |
|
13 |
len: |
||
14 |
yehluku: |
yaratamazlar |
خلق |
15 |
zubaben: |
bir karasinek |
ذبب |
16 |
velevi: |
şayet |
|
17 |
ctemeu: |
bir araya toplansalar |
جمع |
18 |
lehu: |
onların hepsi |
|
19 |
ve in: |
ve eğer |
|
20 |
yeslubhumu: |
onlardan kapsa |
سلب |
21 |
z-zubabu: |
karasinek |
ذبب |
22 |
şey'en: |
bir şey |
شيا |
23 |
la: |
||
24 |
yestenkizuhu: |
onu kurtaramazlar |
نقذ |
25 |
minhu: |
ondan |
|
26 |
deufe: |
aciz |
ضعف |
27 |
t-talibu: |
isteyen de |
طلب |
28 |
velmetlubu: |
istenen de |
طلب |
Yüce Allah bu ayette müthiş bir mucizeyi gözlerimiz önüne sermiştir. Ama bu mucizenin anlaşılması ancak modern bilimin gelişmesi ile gerçekleşmiştir.
Ayette Yüce Allah insanlığa bir örnek vermiş. Ama bu örneğin dikkatle dinlenilmesini istemiştir. Demek ki bu örnek çok detaylı incelenmelidir.
Şimdi Allah’ın izni ile ayeti inceleyelim.
Ayette karasineğe işaret vardır. Allah’tan başka yalvarılanların karasineği yaratamayacağı, hatta karasinek onlardan bir şey kaptığında karasinekten onu kurtaramayacakları vurgulanmıştır. Dünya üzerinde aslan, kaplan, köpekbalığı, timsah gibi birçok kuvvetli hayvanlar varken Yüce Allah neden bize karasineği örnek göstermiştir?
Cevap: Karasineğin kaptığı bir şeyi hiç kimse karasinekten kurtaramaz. Geri getiremez.
Karasineğin anatomisi incelendiğinde dişlerinin olmadığı görülür. Yani ısıramaz. Peki, nasıl beslenmektedir?
Başından hortum benzeri sarkan bir organı vardır. Bu organa ‘proboscis’ adı verilir. Tükürük bezlerinden salgılanan saliva (enzimler içerir) bu organdan geçerek besinlere ulaşır. İçerdiği sindirim enzimleri ile besini sindirir ve sıvı hale getirir. Sinek yine ‘proboscis’ organını kullanarak sıvılaşmış ve sindirilmeye çoktan başlanmış olan besini emerek çeker.
Kısacası;
Karasineğin bir şey kapması ile onu sindirmesi aynı anda gerçekleşir. Modern bilim dâhil herkes bir araya gelse karasineğin kaptığı bir şeyi geri getiremez. Çünkü kaptığı her ne ise zaten sindirilmiş ve yapı taşlarına ayrılmış olmaktadır. Bu yapı taşlarından ilk besinin oluşması modern bilim ile bile mümkün değildir.
Karasineğin örnek olarak gösterilmesi de çok ilginçtir. Çünkü karasinek dünyada en sık görülen sinek türü olup dünya üzerindeki hemen hemen her evde görülür. Zaten İngilizcesi 'Housefly' dır.
Tüm insanlığa verilen bir örnekte tüm insanların görebileceği karasineğin örnek olarak verilmesi de Allah’ın bir mucizesidir.
Not: Isırdığı düşünülen karasinekler vardır. Ama bu bir diş ısırması değildir. ‘proboscis’ organı çok yapıştığında ısırma acısı vermektedir.
En doğrusunu Allah bilir.