“Eğer yardım ederse size Allah, artık yoktur galip gelen sizlere; ve eğer bırakıp terk ederse sizi, o durumda kimdir sizlere yardım eden kimse O'ndan sonra?”

Yüce Allah aşağıdaki 3:160 ayetinde şu şekilde buyurmaktadır;

Kuran Âyet No|Sure No|Âyet No|Âyet

Arapça okunuş

Meal

453|3|160|إِن يَنصُرْكُمُ ٱللَّهُ فَلَا غَالِبَ لَكُمْ وَإِن يَخْذُلْكُمْ فَمَن ذَا ٱلَّذِى يَنصُرُكُم مِّنۢ بَعْدِهِۦ وَعَلَى ٱللَّهِ فَلْيَتَوَكَّلِ ٱلْمُؤْمِنُونَ

İn yansurkumullâhu fe lâ gâlibe lekum, ve in yahzulkum fe men zellezî yansurukum min ba’dihi, ve alâllâhi felyetevekkelil mu’minûn.

Eğer yardım ederse size Allah, artık yoktur galip gelen sizlere; ve eğer bırakıp terk ederse sizi, o durumda kimdir sizlere yardım eden kimse O'ndan sonra? Ve Allah'a güvenip dayansın müminler.

 

Ayetten Yüce Allah’ın yardımının ne kadar önemli olduğunu görüyoruz. Yüce Allah bir kişiye yardım etti mi artık o kimseyi alt edecek, o kimseyi mağlup edecek hiçbir şey olamaz. Bu mümkün değildir. Yüce Allah’ın yardım ettiği kimse her zaman ve her yerde galip delir.

Yüce Allah bırakıp terk ederse, o kimse için artık yardım edebilecek hiç kimse ve hiçbir şey yoktur.

Yüce Allah’ın yardımını almak için ne yapmalıyız?

Yüce Allah aşağıdaki 47:7 ayetinde şu şekilde buyurmaktadır;

Kuran Âyet No|Sure No|Âyet No|Âyet

Arapça okunuş

Meal

4550|47|7|يَٰٓأَيُّهَا ٱلَّذِينَ ءَامَنُوٓا۟ إِن تَنصُرُوا۟ ٱللَّهَ يَنصُرْكُمْ وَيُثَبِّتْ أَقْدَامَكُمْ

Yâ eyyuhâllezîne âmenû in tensurû llâhe yensurkum ve yusebbit akdâmekum.

Ey inanmış kimseler! Eğer yardım ederseniz Allah’a; yardım eder size ve sabit/sağlam tutar ayaklarınızı.

  

İşte budur; Yüce Allah’ın yardımını almak için gerekli reçeteyi Yüce Allah bizzat kendisi veriyor. Bizler Yüce Allah’a yardım edersek O da bize yardım eder. Ayaklarımızı sağlam bastırır. Yani bizi her türlü kötülükten ve yıkılmaktan korur. Her zaman doğru işler yapmamızı ve yaptığımız işlerde her zaman başarılı olmamızı sağlar.

Yüce Allah’a yardım etmek ne demek?

Açık ve sabittir ki Yüce Allah’ın hiçbir şeye ve kimseye ihtiyacı yoktur. Kuran’da onlarca ayetten bunu net olarak biliyoruz. Peki o zaman neden Yüce Allah’a yardım etmek zikredilmiştir?

Bu yardım Yüce Allah’ın dininedir. Kendisine değil. Yüce Allah her türlü noksan sıfatlardan münezzehtir. O’na yardım etmek O’nun tek tanrılı ve şirk içermeyen dininin yeryüzünde hakim olmasına yardım etmektir. Müşriklerle yani Yüce Allah’ın yanında O’nun astlarından başka kimseye veya şeylere de yalvaran, onlardan yardım isteyenlere karşı mücadele etmektir. Kuran haricinde kitaplar edinenler ile mücadele etmektir. Din sadece ve sadece Kuran’ın hükümleri oluncaya kadar mücadele etmektir.

Yüce Allah dileseydi yeryüzündeki her insan istisnasız şekilde tek tanrılı ve şirk içermeyen bu dine tabi olurdu. Ancak Yüce Allah’ın bir planı var. Bizleri test etmek istiyor. Bizim gayretimizi görmek istiyor. Çünkü bir sınavdayız.

Yüce Allah’a yardım etmeyi daha iyi anlamak için Yüce Allah’a ödünç vermeyi de incelemekte fayda var.

Yüce Allah aşağıdaki 2:245 ayetinde şu şekilde buyurmaktadır;

Kuran Âyet No|Sure No|Âyet No|Âyet

Arapça okunuş

Meal

252|2|245|مَّن ذَا ٱلَّذِى يُقْرِضُ ٱللَّهَ قَرْضًا حَسَنًا فَيُضَٰعِفَهُۥ لَهُۥٓ أَضْعَافًا كَثِيرَةً وَٱللَّهُ يَقْبِضُ وَيَبْصُۜطُ وَإِلَيْهِ تُرْجَعُونَ

Menzellezî yukridu llâhe kardan hasenen fe yudâifehu lehû ed’âfen kesîrah, vallâhu yakbidu ve yebsut ve ileyhi turceûn.

Kim ki o kimse ödünç verir Allah'a güzel bir ödünç; o durumda O (Allah) katlar onu (ödüncü) ona (kimseye) birçok katlarla; ve Allah tutar; ve genişletir; ve O'na döndürülürsünüz.

 

Yüce Allah’a ödünç vermek ne demek?

Yüce Allah yeryüzündeki insanların ve canlıların rızıklarını vermeyi üzerine almıştır. Bizleri de bu rızık dağıtımına aracı kılmıştır. Bizleri rızık konusunda farklı kılarak (bazı kimselere rızkı genişleterek, bazı kimselere tutup-kısarak) insanların birbirlerine işlerini gördürmesini sağlamıştır (43:32). Yoksa hiç kimse çalışmazdı. Rızık konusunda üstün kılınmış kimselerin bu rızıklarından rızkı daraltılmış kimseleri yararlandırmaları Kuran’a göre Yüce Allah’a ödünç vermektir. Borç vermektir. İnfak etmek yani ihtiyaç sahiplerin için harcama yapmak Yüce Allah’a ödünç vemektir. Yüce Allah bu verilenlerin karşılığını birçok kat artırarak geri vereceğini buyurmakta. Bundan güzel ticaret mi olur? Yüce Allah yapılan infakın 700 kat fazlası ile geri verileceğini, hatta dilediği kimseler için bundan daha da fazla artıracağını bize Kuran’da bildiriyor (2:261).

Yüce Allah’a yardım eden Îsâ peygamberin havarileri 3:52 ayetinde şunu söylüyor; ‘نَحْنُ أَنصَارُ ٱللَّهِ’, ‘nahnu ensârullâhi’, ‘biz Allah’ın yardımcılarıyız’. Ne güzel! Biz de Yüce Allah’ın yardımcıları olmalıyız. Yüce Allah’ın Kuran’ı haricinde dinde hüküm koyan kitaplara ve kişilere karşı mücadele etmeliyiz. Sadece Kuran’ı dinde tek hüküm kaynağı yapmak için gece gündüz çalışmalıyız.

Tabii ki söylememe bile gerek yok; tüm hayatımızı sadece Kuran’a göre şekillendirmeliyiz.

Tüm bunlardan sonra Yüce Allah’ın yardımı bize her yerde ve zamanda ulaşır. Hiçbir zaman, hiçbir yerde mağlup olmayız.

En doğrusunu Allah bilir.