İtaatkâr-kibirleri kırılmış gözleri; çıkarlar kabirlerden; sanki onlar yayılan çekirgeler.

Makaleler Görüntüleme: 441

Yüce Allah 54:7 âyetinde şu şekilde buyurmaktadır;

Kuran Ayet No|Sure No|Ayet No|Ayet

Arapça okunuş

Meal

4851|54|7|خُشَّعًا أَبْصَٰرُهُمْ يَخْرُجُونَ مِنَ ٱلْأَجْدَاثِ كَأَنَّهُمْ جَرَادٌ مُّنتَشِرٌ

Huşşe’an ebsâruhum yahrucûne minel ecdâsi keennehum cerâdun munteşir.

İtaatkâr-kibirleri kırılmış gözleri; çıkarlar kabirlerden; sanki onlar yayılan çekirgeler.

 

(خُشَّعًا) huşşean kelimesi kökü (خشع) boyun eğmiş-itaatkâr (submissive), kibrini kırmak-alçak gönüllü-mütevazi (humble) anlamındadır.

(جَرَادٌ) ceradun kelimesi kökü (جرد) çekirge (locust) anlamındadır. Hans Wehr 4th ed., page 142 (of 1303)

(مُّنتَشِرٌ) munteşirun kelimesi kökü (نشر) yayılmak (spred out) anlamındadır.

Bilinen bir konu. Ancak yine de yazmak istedim.  

Bu ayette insanların ahiret evreninde kabirlerden yani topraktan çıkışı yayılan çekirgelere benzetilmiş.

Ayette tüm çekirgeler değil de yayılan çekirgeler işaret edilmiştir. Ayette işaret edilen çekirgelerin ‘Schistocerca gregaria’ isimli çöl çekirgesi olması muhtemeldir. Çünkü genellikle bu çekirgeler toplu halde yayılıp salgına-patlamaya neden olan türdür. Etiyopya, Somali ve Kenya başta olmak üzere birçok ülkeyi etkileyen bu çekirge salgınları 1912-1989 yılları arasında 6 kez raporlanmıştır. Salgın şekilde milyonlarca çekirge günde yaklaşık 150 kilometre yol alabilirler. Her bir çekirge bir günde kendi ağırlığı kadar besin tüketebilir.

Ayette işaret edilen yayılan çekirge salgınlarının başlaması çok ilginçtir. Uzun süre kuraklık sonrası ılık geçen bir kış sonrası gelen aşırı yağışlı ilkbahar ve yaz mevsimi ayette işaret edilen yayılan çekirgelerin yani milyonlarca çekirge salgınını başlanmasını tetikler.

Dişi olgun çekirgelerin karınlarındaki yumurtalıklarında yumurtalar birikir. Erkek olgun çekirge dişinin üstüne çıkar ve onu ön ayakları ile tutar. Spermlerini dişiye geçirir. Bu süreç 14 saat sürebilir. Daha sonra dişi karnını kullanarak nemli, ılık, sert olmayan, tuzlu bir yeri yumurtalarını bırakmak üzere seçer. Ovipositor isimli bir boru gibi organ uzar ve toprağı yaklaşık 10 cm deler. Buraya yaklaşık 20-100 adet döllenmiş yumurta içeren kozaegg pod’ bırakır. Bir metrekarede 2-4 yüz bin koza toprağa gömülebilir.

Aşağıdaki resimler Japon fotoğrafçı Haruhiro Rokuta tarafından çekilmiş. 

Çekirge ovipositor denilen bir organı 2 kat uzatıp esneterek toprağı deliyor. Kozaları bırakıyor. Dikkat ederseniz kozalar köpüklü bir sıvı içinde.

sanki yayilan cekirgeler gibi topraktan cikis 

 

Kozaların yakından görüntüsü.

sanki yayilan cekirgeler gibi topraktan cikis cekirge kozalari

 

Kozaları bırakma işlemi tamamlanınca çekirge toprağı ayaklarını kullanarak kapatıyor. Kozaları gömüyor. Tıbkı bir insanın kabre koyulduktan sonra üstünün toprakla kapatılması gibi. 

sanki yayilan cekirgeler gibi topraktan cikis cekirge kozalari topraga bir kabir gibi kabirlerden cikarlar asagilanmis gozlele

 

Yumurtaların kuluçka periyodu dediğimiz olgunlaşma süresi toprağın sıcaklığına göre değişir. Sıcak yerlerde 14 gün sürerken daha soğuk yerlerde 70 güne kadar uzayabilir. Gelişim tamamlanınca koza içindeki çekirdek yavruları (‘hupper’, ‘nymphs’ kozayı yırtar ve toprağın içinden yeryüzüne çıkar. Çok ince beyaz renkli bir deri dökerler. Bir yuvadan çekirgelerin çıkışı Güneş doğmasından önce veya Güneş doğmasından 3 saat içinde gerçekleşir. Kısa süren bir çıkış söz konusudur. Toplu olarak tüm yuvalardan çıkış 3 günü bulabilir.

İlk çıktıkları gün çekirdek yavruları çok az hareket gösterirler. Ancak ikinci ve üçüncü gün daha fazla hareketlenirler ve bir araya gelerek ‘band’ denilen büyük grupları oluştururlar.

Ayette görüldüğü üzere insanların ahiret evrenindeki yerden ‘ard’ çıkmaları yayılan çekirgeler olan türün toprak altına gömülü olan kozalarını yarıp toprak üstüne çıkmalarına benzetilmiştir. Muhteşem bir benzetmedir. Daha iyi bir benzetme yapılamaz.

Hupper’, ‘Nymphs’) olarak isimlendirilen çekirge yavrularının kanatsız olması, yerde yürüyerek hareket etmeleri de ayrı bir mucizedir. Aksi halde benzetmede hata yapılmış denilebilirdi. Ancak Kuran'da asla bir çelişki olmaz. Yüce Allah'ın işaretleri bilim ile tam bir uyum içindedir. 

Aşağıdaki resimde uçamayan çekirge yavrularının topraktan yeni çıkmış halleri görülmektedir. 

cekirgeler gibi topraktan cikarlar

Benim düşüncem şudur;

Ahiret evrenindeki 'yer' topraktan (farklı atomlardan oluşacaktır muhtemelen) zombiler gibi çıkılmayacak. Toprağın altında çekirge kozaları gibi kozaların içinde yetiştirilecek insan bedenleri. O toprağın atomlarından evrimleşmiş olan insan bedenleri bilinçsiz şekilde kozalarda büyüyecek. Yüce Allah'ın istediği bir zamanda kozalardan yeryüzüne çıkılacak. Bilinç açılacak. Uyanılacak. İnanılmaz bir şaşkınlık ve korku içinde olunacak.

Yüce Allah 54:6 ve 54:8 âyetlerinde şu şekilde buyurmaktadır;

Kuran Ayet No|Sure No|Ayet No|Ayet

Arapça okunuş

Meal

4850|54|6|فَتَوَلَّ عَنْهُمْ يَوْمَ يَدْعُ ٱلدَّاعِ إِلَىٰ شَىْءٍ نُّكُرٍ

Fe tevelle anhum, yevme yed’ud dâi ilâ şey’in nukur.

Öyleyse yüz çevir onlardan; davetçinin bilinmeyen bir şeye davet edeceği gün.

4852|54|8|مُّهْطِعِينَ إِلَى ٱلدَّاعِ يَقُولُ ٱلْكَٰفِرُونَ هَٰذَا يَوْمٌ عَسِرٌ

Muhtıîne iled dâi, yekûlul kâfirûne hâzâ yevmun asir.

Hızlıca koşarlar davetçiye doğru derler: “Kâfirler (örtenler-gizleyenler)! Bu zorlu bir gündür”

   

O günün kâfirler (gerçeği örtüp gizleyenler) için zor bir gün olacağı kesin. Bu şaşkınlık biraz geçtikten sonra bir araya gelme süreci başlayacak. Bu süreçte bir davetçinin çağrıda bulunacağı kesindir. Davetçiye uyan insanlar ona doğru hızlıca koşacaklar. 

 

Muhammed peygamberimiz yerin altında kozayı yarıp da yeryüzüne çıkan bir çekirge yavrusu görmüş müdür?  

2021 yılındayız. Bir bilim insanıyım. Çiftçilik de yaptım. Anlayacağınız çekirgeler dahil birçok böcek türü gördüm. Ancak bir kez bile çekirge yavrularının toprağın altından çıkışına tanık olmadım. Bu çıkışı görebilmek için bilim insanları özel olarak hazırlanıyor.

Muhammed peygamberimizin de görmüş olma ihtimali düşüktür. Hayatını çekirgelere adaması gerekirdi herhalde. Eski Araplar da muhtemelen çekirgenin üreme sürecini bilmiyorlardı. 

En doğrusunu Allah bilir.